06-04-2012, Saat: 23:37
Değerli arkadaşlar,
Hepimizin e-posta kutularımıza, facebook hesaplarımıza filan sık sık gelen "zincir paylaşım" olarak tanımlayabileceğimiz şeylerden biraz bahsetme ihtiyacı hissettim. Her ne kadar mesleğim bilişim olsa da, konunun uzmanı olmadığımı baştan belirtmeliyim. Ancak, bildiğim kadarıyla sizlere bazı bilgileri aktarmayı borç sayıyorum... Esprili bir dille anlatmaya gayret etsem de, içerik olarak tamamen gerçektir...
- Bilemiyorum kaç yıl oldu ama, hala "facebook profiline kimler bakmış" uygulamasının çalışabileceğini düşünen arkadaşlar olması zaman zaman beni umutsuzluğa sürüklüyor. Belki binlerce defa bu konuyla alakalı açıklama okuduğum halde, bu açıklamalardan hiçbirisine denk gelmemiş bir sürü insan görüyorum ne yazık ki... Değerli arkadaşlar! Facebook, KESİNLİKLE ve KESİNLİKLE profil ziyaretlerinin log kayıtlarını tutmamaktadır. Dolayısıyla profilinizi kimlerin ziyaret ettiğini öğrenmeniz, asla mümkün değildir, imkansızdır... Bu uygulamanın çalışacağını iddia edenler kesinlikle, %100 yalan söylemektedirler. Lütfen, çok rica ediyorum artık bu numarayı yemeyin yahu!!!
- 1996 yılında, internet henüz yeni başlamıştı. O zamanlar internete girebilen şanslı azınlıktandım. Bildiğiniz gibi, internete dial-up denen, lanet bir bağlantı ile girebilirdik. Uzatmayayım, daha o yıllarda, posta kutularımıza yanmış bir bebek fotoğrafı yollanmıştı. Altında da bu e-posta paylaşılırsa, o yanmış bebeğin ailesine bilmem kaç dolar yardım edileceği yazıyordu. Şu anda 2012 yılındayız malum, yani aradan aradan koskoca 18 yıl geçmiş. Fakat aynı yanmış bebek bu gün hala posta kutularımızın vaz geçilmez "paylaşım dilencisi" konumunda. Çoktan askere gidip gelmiş olması gerekirken hem de... Lütfen yemeyin!!! Bu da sizlere ve bizler gibi bu numarayı yemeyen kabahatsiz insanlara "spam" olarak geri dönmektedir. Daha açıkçası; kötü niyetli insanlara yardım etmektedir...
- Aynı biçimde, ilik nakli gereken, bilmem ne grubu kan arayan, facebook'un veya Microsoft'un paylaşım başına bir yerlere bağış yaptığını iddia eden uyanıklara ne demeli? Geçenlerde arkadaşlarla ufacık, kaba bir hesaplama yaptık. Paylaşım başına 1 dolar bağış yapılsa, bir e-postanın yayılma hızını kabaca hesapladığımızda ortaya milyarlarca dolar tutarında bağışlar çıkıyor. Buna bırakın Microsoft'un bütçesinin dayanmasını, ABD ulusal bütçesinin bile dayanması mümkün değil! Yani, kısacası, böyle birşey internet tarihinde hiç olmadı, hiçbir zaman da olmayacak... Yemeyelim lütfen... Spam yollayanlara alet olmayalım!!!
- Önemli bir not daha : Dünyanın hiçbir ülkesinde, ilik, organ, kan, trombosit, v.b. şeyler, internetten aranmazlar!!! Her ülkenin kendi sistemi, kendi kan bankaları vardır. Savaş, doğal afet, seferberlik gibi durumlarda, zaten basın yoluyla gereken duyurular yapılır ve bağışların hızlanması sağlanır. Bunun dışında, normal hayatta asla böyle bir yöntemle kan, v.s. aranması söz konusu değildir...
- Yine uzun yıllardır kayıp olan küçük kızı da sanırım hepiniz hatırlayacaksınız. Bir biçimde o fotoğrafa rastlamayan kalmamıştır diye düşünüyorum. Ancak üzülmeyin, o küçük kızın da çoktan gelinlik çağı gelmiştir ve sağlam bir kocaya düşmüştür bile... Gözünüz arkada kalmasın...
- Tabii herşey zavallı çocuklar üzerinden de yürütülmüyor. Yüce Allah'ın adını kullanarak, "hadi bunu da paylaşmayın da görelim" başlıklı bir ton mesaj da alırız. Ne yazık ki birçok insan, Allah'ın kendi reklamını internette yapmayacağını bile düşünemediğinden, günahlarına bir yenisini eklemek istemez ve paylaşır da paylaşır... Din istismarcılarının oyuncağı durumuna geldiğini fark etmez bile... Aynı biçimde, milli duyguları kullanarak, şehitler, gaziler, savaş kahramanları üzerinden de bu çirkin oyunlar sürdürülmekte, ruhu şad olsun diye dualar ettiğimiz şehitlerimiz, kabirlerinde bile hala sırtlarından geçinilmeye çalışılan varlıklara dönüştürülmeye çalışılmaktadır. ALET OLMAYINIZ... Yoksa, tabii ki din bizim, Allah bizim, peygamber bizim, vatan bizim, millet bizim, şehitlerimiz ve gazilerimiz bizim!!!
- Defalarca uyarmama, rica etmeme, hatta en sonunda yalvarmama rağmen; oynadığı oyunlara davet gönderen, dinlediği olur olmaz her şarkıyı paylaşan, ilkokul çocuklarının gülmeyeceği karikatür ve fıkraları paylaşan, 300 yıldır yapılan espriyi yeni duyup bizlerin de duymasını arzu eden!!! arkadaşlara ise hayret etmekten de öte, acımak geliyor içimden, kusura bakmasınlar... Allah rızası için biraz seçicilik yahu! Biraz kaliteye önem yahu! Çok mu zor?
Değerli arkadaşlar,
Aklıma şimdilik bu konular geldi, ama biliyorum ki aranızda bunlara çok şey eklemek isteyenler vardır. Elbette benim yazdıklarıma itiraz eden, haksız bulanlar da olacaktır. Bu başlık altında bu konuları seve seve (medeni ölçüler içerisinde) tartışabiliriz.
Hepinize en içten sevgi ve saygılarımla...
Hepimizin e-posta kutularımıza, facebook hesaplarımıza filan sık sık gelen "zincir paylaşım" olarak tanımlayabileceğimiz şeylerden biraz bahsetme ihtiyacı hissettim. Her ne kadar mesleğim bilişim olsa da, konunun uzmanı olmadığımı baştan belirtmeliyim. Ancak, bildiğim kadarıyla sizlere bazı bilgileri aktarmayı borç sayıyorum... Esprili bir dille anlatmaya gayret etsem de, içerik olarak tamamen gerçektir...
- Bilemiyorum kaç yıl oldu ama, hala "facebook profiline kimler bakmış" uygulamasının çalışabileceğini düşünen arkadaşlar olması zaman zaman beni umutsuzluğa sürüklüyor. Belki binlerce defa bu konuyla alakalı açıklama okuduğum halde, bu açıklamalardan hiçbirisine denk gelmemiş bir sürü insan görüyorum ne yazık ki... Değerli arkadaşlar! Facebook, KESİNLİKLE ve KESİNLİKLE profil ziyaretlerinin log kayıtlarını tutmamaktadır. Dolayısıyla profilinizi kimlerin ziyaret ettiğini öğrenmeniz, asla mümkün değildir, imkansızdır... Bu uygulamanın çalışacağını iddia edenler kesinlikle, %100 yalan söylemektedirler. Lütfen, çok rica ediyorum artık bu numarayı yemeyin yahu!!!
- 1996 yılında, internet henüz yeni başlamıştı. O zamanlar internete girebilen şanslı azınlıktandım. Bildiğiniz gibi, internete dial-up denen, lanet bir bağlantı ile girebilirdik. Uzatmayayım, daha o yıllarda, posta kutularımıza yanmış bir bebek fotoğrafı yollanmıştı. Altında da bu e-posta paylaşılırsa, o yanmış bebeğin ailesine bilmem kaç dolar yardım edileceği yazıyordu. Şu anda 2012 yılındayız malum, yani aradan aradan koskoca 18 yıl geçmiş. Fakat aynı yanmış bebek bu gün hala posta kutularımızın vaz geçilmez "paylaşım dilencisi" konumunda. Çoktan askere gidip gelmiş olması gerekirken hem de... Lütfen yemeyin!!! Bu da sizlere ve bizler gibi bu numarayı yemeyen kabahatsiz insanlara "spam" olarak geri dönmektedir. Daha açıkçası; kötü niyetli insanlara yardım etmektedir...
- Aynı biçimde, ilik nakli gereken, bilmem ne grubu kan arayan, facebook'un veya Microsoft'un paylaşım başına bir yerlere bağış yaptığını iddia eden uyanıklara ne demeli? Geçenlerde arkadaşlarla ufacık, kaba bir hesaplama yaptık. Paylaşım başına 1 dolar bağış yapılsa, bir e-postanın yayılma hızını kabaca hesapladığımızda ortaya milyarlarca dolar tutarında bağışlar çıkıyor. Buna bırakın Microsoft'un bütçesinin dayanmasını, ABD ulusal bütçesinin bile dayanması mümkün değil! Yani, kısacası, böyle birşey internet tarihinde hiç olmadı, hiçbir zaman da olmayacak... Yemeyelim lütfen... Spam yollayanlara alet olmayalım!!!
- Önemli bir not daha : Dünyanın hiçbir ülkesinde, ilik, organ, kan, trombosit, v.b. şeyler, internetten aranmazlar!!! Her ülkenin kendi sistemi, kendi kan bankaları vardır. Savaş, doğal afet, seferberlik gibi durumlarda, zaten basın yoluyla gereken duyurular yapılır ve bağışların hızlanması sağlanır. Bunun dışında, normal hayatta asla böyle bir yöntemle kan, v.s. aranması söz konusu değildir...
- Yine uzun yıllardır kayıp olan küçük kızı da sanırım hepiniz hatırlayacaksınız. Bir biçimde o fotoğrafa rastlamayan kalmamıştır diye düşünüyorum. Ancak üzülmeyin, o küçük kızın da çoktan gelinlik çağı gelmiştir ve sağlam bir kocaya düşmüştür bile... Gözünüz arkada kalmasın...
- Tabii herşey zavallı çocuklar üzerinden de yürütülmüyor. Yüce Allah'ın adını kullanarak, "hadi bunu da paylaşmayın da görelim" başlıklı bir ton mesaj da alırız. Ne yazık ki birçok insan, Allah'ın kendi reklamını internette yapmayacağını bile düşünemediğinden, günahlarına bir yenisini eklemek istemez ve paylaşır da paylaşır... Din istismarcılarının oyuncağı durumuna geldiğini fark etmez bile... Aynı biçimde, milli duyguları kullanarak, şehitler, gaziler, savaş kahramanları üzerinden de bu çirkin oyunlar sürdürülmekte, ruhu şad olsun diye dualar ettiğimiz şehitlerimiz, kabirlerinde bile hala sırtlarından geçinilmeye çalışılan varlıklara dönüştürülmeye çalışılmaktadır. ALET OLMAYINIZ... Yoksa, tabii ki din bizim, Allah bizim, peygamber bizim, vatan bizim, millet bizim, şehitlerimiz ve gazilerimiz bizim!!!
- Defalarca uyarmama, rica etmeme, hatta en sonunda yalvarmama rağmen; oynadığı oyunlara davet gönderen, dinlediği olur olmaz her şarkıyı paylaşan, ilkokul çocuklarının gülmeyeceği karikatür ve fıkraları paylaşan, 300 yıldır yapılan espriyi yeni duyup bizlerin de duymasını arzu eden!!! arkadaşlara ise hayret etmekten de öte, acımak geliyor içimden, kusura bakmasınlar... Allah rızası için biraz seçicilik yahu! Biraz kaliteye önem yahu! Çok mu zor?
Değerli arkadaşlar,
Aklıma şimdilik bu konular geldi, ama biliyorum ki aranızda bunlara çok şey eklemek isteyenler vardır. Elbette benim yazdıklarıma itiraz eden, haksız bulanlar da olacaktır. Bu başlık altında bu konuları seve seve (medeni ölçüler içerisinde) tartışabiliriz.
Hepinize en içten sevgi ve saygılarımla...
Eğer siz Newton iseniz, başınıza düşen elma bir aksilik değildir.